ÇERKEZKÖY ŞUBEMİZİN 13. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANDI
ÇERKEZKÖY ŞUBEMİZİN 13. OLAĞAN GENEL KURULU TOPLANDI

Türk Metal Sendikası Çerkezköy Şubesi 13. Olağan Genel Kurulu açılış programı 19 Kasım 2022 Cumartesi günü, Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın Divan Kurulu Başkanlığına seçildiği genel kurulda Genel Kurul Divanı, Genel Başkan Yardımcılarımız Yusuf Ziya Odabaş ve Uysal Altundağ ile Eda Özgül ve Murat Gök’den oluştu.

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın konuşmasında satır başları:

“Burada sizler için bazı yatırımlar yapıyoruz.”

Sendikacılık hayatında Çerkezköy Bölgesi’nin kendisi için çok önemli bir yeri olduğunu dile getirerek sözlerine başlayan Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, son döneme bu bölgede yapılar yatırımlar ile ilgili şunları söyledi: “İnşaatını tamamlamak üzere olduğumuz iki yıllık meslek yüksekokulunu, 2023’te Cumhuriyetimizin 100. Yılında hizmete açacağız. Bu okulun branşlarını örgütlü olduğumuz işletmelerle birlikte onların ihtiyaçlarına göre belirleyeceğiz. Orada sizlerin çocukları okuyacak. Onları daha öğrenciyken Türk Metal ailesine katacağız. Mezun olduklarında da örgütlü olduğumuz işyerlerinde işe başlayacaklar.

Yine Cumhuriyetimizin 100. yılında Çerkezköy’e yaraşır bir otel ve sosyal tesisi hizmete açacağız. Hatırlarsanız aslında konut yapmak üzere TOKİ’den aldığımız araziye ne yapmamız gerektiğini sizlere sormuştuk. Yaptığımız ankette bu araziye konut değil sosyal tesis yapılmasını istemiştiniz. Biz de bu isteğinizi yerine getiriyoruz. Buraya yapacağımız sosyal tesisin içinde sizler için lokanta, yüzme havuzu, fitnıs merkezi, düğün salonları olacak. Her bir üyemiz tıpkı Ereğli Otelimizde olduğu gibi yüzde 50 indirimli olarak bu tesislerimizden yararlanacak.

Kısa bir süre önce yeni şube binamızı bitirdik ve hizmete açtık. Bu bina, Türk Metal’in en büyük, en güzel şube yatırımlarından biri oldu. Çok yakında yeni şube binamızın alt katında sizler için bir lokal oluşturacağız. Burada istediğiniz gibi vakit geçirebileceksiniz. Çayınızı kahvenizi içeceksiniz, maçınızı seyredeceksiniz. Oyununuzu oynayacaksınız. Kitabınızı okuyacaksınız. Üstelik tek bir kuruş da ödeme yapmayacaksınız.”

Genel Başkanımız Kavlak, bu yıl Çerkezköy bölgesinde çalışma hayatını devam ettiren ve Sendikanın sahil bölgesindeki tesislerden yararlanmamış bin üyeye bir davet mektubu gönderdiğini dile getirdi. Ve 924 üyeyi aileleri ile birlikte sahil bölgesindeki tesislerde tatil yapma imkanı sağladıklarını söyledi.

“Biz işimizi yaptık değerli arkadaşlarım.”

Emekçilerin çalışma hayatında her dönem bir takım sorunlarla karşılaştığını dile getiren Genel Başkanımı Kavlak, bazen hesapta olmayan öyle şeylerle karşılaştıklarını belirtirken, “Her şeyin ilacı olduğunu zannettiğimiz zaman bizim için maalesef acı ilaç oluyor” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: Son yıllardaki grup toplu sözleşmeleriyle tarih yazdık. 2017’de “Yüzyılın Sözleşmesini” imzaladık. Sözleşmeye otururken ilk altı aylık enflasyon yüzde 3,2 idi. Biz yüzde 38,28 talep ettik. Pazarlık sonucu, ilk 6 ay için yüzde 24,63 aldık. Çıtayı öyle bir yere koyduk ki, öyle bir sözleşme yaptık ki dosta düşmana parmak ısırttık. Bize saldırmayı alışkanlık haline getirenler bile sus pus oldular. Tek kelime edemediler.

Ardından 2019 sözleşmesi geldi. Ekonomik krizin başlamasına, sanayi kesiminde sorunlar yaşanmasına rağmen yine tarih yazdık. Yine kazandık. Altı aylık enflasyon yüzde 6 idi. Biz yüzde 20 talep ettik, mücadelemiz sonucunda ilk 6 ay için yüzde 17,12 aldık. Çıtayı aşağı düşürmedik. Üyelerimizin başını eğmedik. Sendikal harekete örnek olduk.

Sonra ne oldu? Sonra, korona denen bir bela yüzünden pandemi koşullarını yaşamaya başladık. Herkes evine kapandı ama biz işimizin başındaydık. Ölümüne çalıştık, canımız pahasına çalıştık. Arkadaşlarımızı, sevdiklerimizi toprağa verdik. Ardından gelip, çalışmaya devam ettik. Pandemiyle birlikte ağırlaşan hayat şartları, giderek artan enflasyon, durgunluk, üretim krizleri, işten çıkartmalar herkesten önce emekçileri vurmaya başladı. Evet, biz bütün önlemlerimizi zamanında alarak, en ufak bir ücret kaybına bile uğramadan, işten çıkarılma korkusu yaşamadan bu süreci atlattık. Çünkü işin vahametine daha devletimiz uyanmadan biz uyanmıştık. Her işçinin bir Türk Metal’i yok. Her işçinin böyle bir sendikası yok. Arkasında dağ gibi duran bir kalesi yok. Bu süreçte hiçbir emekçi kardeşimiz işsiz kalmadı. Ücretini eksik almadı. Çünkü sizin sendikanız var. Sizin arkanızda dağ gibi duran Türk Metal Sendikası var.

Bu yılın başında yine olağanüstü bir başarıya imza attık. Yine bir kuruşunuzu bile masada bırakmadık. Yine bütün kesimlerin, gıptayla izlediği bir süreci başarıyla geride bıraktık. Üstelik bu sefer, MESS tarihinde ilk kez sözleşmeyi işkolumuzdaki diğer sendikalarla birlikte imzaladık. Sizin ve aileniz için umut dolu bir gelecek hayal ettik. Ve bu hayalin peşinden giderek bir kez daha başardık. Bir kez daha oh dedik. İlk altı ayda yüzde 27,44, ikinci altı ayda, yüzde 41,93 aldık. Geçtiğimiz Eylül başında Resmi enflasyon oranının açıklanmasının ardından, Grup Toplu İş Sözleşmesi’nin üçüncü altı ayındaki zam oranı yüzde 26,97 oldu. Böylece, bir yılda sağlanan artış Yüzde 129,66’ya ulaştı. Sosyal hakları da eklediğimizde bu oran Yüzde 138,92’ye çıktı. Yani biz işimizi yaptık değerli arkadaşlarım.

Peki, sonra ne oldu? Bu sefer dünya haritasında bir tuğlayı yerinden oynattılar. Yine emekçilerin gündeminde olmayan bir gelişme pişmiş aşımıza su katmaya başladı. Enerji krizi, tahıl krizi derken, nükleer tehditler bile duymaya başladık. Bunlara bir de içerdeki kırılgan siyasi süreç, ekonomide yeni model arayışları, Merkez Bankasının kararları ve başımızın belası TÜİK’in enflasyon oranları eklenince yine sevincimiz kursağımızda kaldı. Yine zaman, bizi paçamızdan çekmeye başladı. Sorunlar ardı ardına geldi. Bıçak kemiğe dayandı. Yine yaşananların bedeli, bizim sırtımıza yüklendi. Bu alınan kararların ardından yine olan bize oldu.”

“Bu kriz bizim krizimiz.”  

Genel Başkanımız Kavlak, ülkemizde gerçek krizi yaşayanların emekçiler olduğuna değinirken, salondaki metal işçilerinde “Bu ülkede ekonomik kriz var mı?” diye seslendi ve gelen ‘var’ cevap üzerine sözlerine şöyle devam etti: “Hayır değerli kardeşlerim, yanılıyorsunuz. Bu ülkede ekonomik kriz falan yok. Eğer ülkede ekonomik kriz olsaydı, bankalar yüzde 300 kar edemezdi. Eğer ülkede ekonomik kriz olsaydı örgütlü olduğumuz ya da olmadığımız şirketler, karlarına bu kadar kar katamazdı. İhracat rekorları kıramazdı. Eğer bu ülkede ekonomik kriz olsaydı, birileri için hayat bayram olmazdı.

Bu ülkede ekonomik kriz falan yok. Peki, o zaman, ne var? Emekçinin krizi var. Bizim krizimiz var. İşçinin, memurun, emeklinin, küçük esnafın, dar ve sabit gelirlilerin krizi var. Bu kriz bizim krizimiz.  Bakın, Geçtiğimiz ay TÜİK tarafından Türkiye’nin büyüme rakamları açıklandı. TÜİK’in açıklamasına göre yılın ikinci çeyreğinde Türkiye yüzde 7,6 oranında büyümüş. Çok güzel, iyi olmuş. Bu rakamlar bizi elbette mutlu ediyor. Ülkemizin ekonomik olarak büyümesinden mutluluk duyuyoruz. Ancak burada bizim için önemli olan şudur: Önemli olan bizim yani emeği ile geçinenlerin bu büyümeden aldığı paydır. Bakın sermayenin bu büyümeden aldığı pay, yılın ilk çeyreğinde yüzde 47,6 iken bu oran ikinci çeyrekte yüzde 54’e yükselmiş. Peki, emeğin bu büyümeden aldığı pay ne olmuş? Yılın ilk çeyreğinde bu oran yüzde 31,2 iken, ikinci çeyrekte yüzde 25,4’e gerilemiş. Yani biz yoksullaşmışız. Biz, kaybetmişiz. Bu krizin bedelini biz ödemişiz. Yahu Allah’tan korkun Allah’tan. Bu emekçilerin ekmeğine daha ne kadar çökeceksiniz? Yetmedi mi? Gözünüz doymadı mı? Bizden daha ne alacaksınız? Canımızı mı alacaksınız?

Demek ki, bu ülkede ekonomik kriz falan yok. Bu ülkede adaletsiz gelir dağılımı var. Adaletsiz vergi politikaları var. Bizim cebimizden alınıp bir avuç zenginin cebine konanlar var. Haksız uygulamalar var. Var oğlu var. Bu düzen bizi korumuyor. Bu düzen, bankada parası olanları, kur korumalı mevduata yatırım yapanları, döviz biriktirenleri koruyor. ”

“TUİK’in rakamları kabul etmiyoruz.”

Sözlerine TUİK’in açıkladığı enflasyonu rakamları ile devletin her yıl açıkladığı yeniden değerleme oranı karşılaştırarak devam eden Genel Başkanımız Kavlak, TUİK’in rakamlarına işçinin inanmadığını ve bu rakamları kabul etmediğini söyledi. Genel Başkanımız Kavlak şöyle konuştu: “Bakın, TÜİK’ten, büyüme rakamlarından söz ettim. Bu TÜİK var ya, TÜİK. TÜİK başka rakamlar da açıklıyor, biliyorsunuz. Mesela, enflasyon rakamlarını açıklıyor. Bütün bir ay boyunca, çok çalışıyorlar, Tenis topunun, saç tokasının, kremalı mantar çorbasının fiyatlarını araştırıyorlar, Sonra da enflasyon rakamını açıklıyorlar. Sağ olsunlar. O kadar cömert davranıyorlar ki o kadar geniş gönüllü davranıyorlar ki, hiçbir şeyden kaçınmıyorlar. Yahu siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz? Bizimle alay mı ediyorsunuz? Bu ülkede, iğneden ipliğe her şeyin fiyatı üç kat artmışken, temel gıda maddelerinden enerjiye her şeyin fiyatı üçe, hatta dörde katlamışken, Ocak ayından bu güne, yani neredeyse son bir yılda, doğalgaza yüzde 264, elektriğe yüzde 184, benzine yüzde 312, ekmeğe yüzde 250 zam gelmişken siz hangi enflasyondan söz ediyorsunuz? Sizin o rakamlarınıza benim 9 yaşındaki torunum bile inanmıyor. İşçiler hiç inanmıyor. Bu rakamları kabul etmiyoruz.

Bakınız, Kasım ayı başında, TÜİK’in beyleri enflasyonu açıkladı. Ne dediler? Yüzde 85. Peki, devletin her yıl açıkladığı yeniden değerleme oranı var ya, hani köprü geçişlerine, trafik cezalarına, pasaport harçlarına yapılan güncelleme. Kaç olarak açıklandı biliyor musunuz? Evet, yüzde 123 olarak açıklandı. Neden? Çünkü devletimiz diyor ki bu rakamın altında açıklarsam devlet zarar eder. Aslında ne demek istiyor? Enflasyon en az bu kadar demek istiyor. Peki, şimdi soruyorum. Devlet zarar ediyor da biz etmiyor muyuz? Yahu el insaf… Siz bir enflasyon oranı açıklıyorsunuz, emeklisi, memuru, dulu, yetimi hepsi sizin açıkladığınız o rakama göre zam alıyor. Siz bir oran açıklıyorsunuz, metal emekçisi o rakamla sözleşme masasına oturuyor. Bakın, Buradan ilan ediyorum. İşte 2023 sözleşmesi geliyor. Ben artık o TÜİK rakamlarıyla masaya oturmam. O rakamlarla pazarlık yapmam. Yeter artık, yeter. Uğraşıyoruz, mücadele ediyoruz. Uykusuz geceler geçiriyoruz. Sokakları, caddeleri dolduruyoruz, miting alanlarında avazımız çıktığı kadar bağırıyoruz. Sonunda da bir sözleşme imzalıyoruz. Aradan üç ay geçiyor. Enflasyon canavarı cebimizi kemirmeye başlıyor. Elde avuçta ne varsa gidiyor.

“Kavganın, mücadelenin kralını vereceğiz.”

Genel Başkanımız Kavlak, geçtiğimiz yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonu üyesi olmamasına rağmen Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan son toplantıya TÜRK-İŞ’i temsilen katıldığını hatırlatırken bu yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonunda yer alacağını belirtirken, “Hatırlayın, 2021 yılının son günlerinde Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2022 yılının asgari ücretini belirlemek üzere toplanmıştı. Ben de Asgari Ücret Tespit Komisyonu üyesi olmamama rağmen TÜRK-İŞ Genel Sekreteri olarak Bakanlıkta yapılan son pazarlık aşamasına ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan son toplantıya TÜRK-İŞ’i temsilen katılmıştım. O son toplantıya Külliye’ye giderken kafama koymuştum, Bu çok önemli bir fırsattı. Bir daha kolay kolay ele geçmezdi. Asgari ücreti belirlerken çok önemli bir şey daha yapmalıydık. Türkiye işçi sınıfının on yıllardır süren özlemini dindirmeliydik. Pandemiydi, ekonomik krizdi, şuydu, buydu derken kapkaranlık geçen bir dönemin sonunda bu dönemin mağduru tüm işçiler için iyi bir şey yapmalıydık. Ben 1977 yılında işe başladığımda, işyerinden ağabeylerim beni bir eyleme götürdüler. Orada, asgari ücretin vergi dışı kalması için slogan atıyorduk. Yani bu, Yalnızca benim bildiğim,45 yıllık bir hikayeydi. İşte o toplantıya, kafamda bunlarla gittim. Yıllardır her açıklamamızda, ker konuşmamızda ısrarla talep ettiğimiz asgari ücretin vergi dışı kalmasını orada tekrar gündeme getirmeliydik. Artık bu işi çözmeliydik. Bunu yalnızca biz değil, işveren tarafı da talep edince, Sayın Cumhurbaşkanı da, tarihi bir karar verdi. Ve asgari ücret vergi dışı kaldı. Bu, çok önemli bir gelişmeydi. Ancak bu da yetmezdi. Yine bizim ısrarlı taleplerimiz sonucunda tüm çalışanların ücretlerinden asgari ücret kadar olan kısmının vergi dışı kalması da karar altına alındı. Allah bunu bize nasip etti, Yaptığımız bu devrim gibi değişiklikle her bir işçimizin yılda en az 9 bin 200 lirası cebinde kaldı.

Bunlar oldu, geçti gitti. Şimdi Komisyon yine kuruluyor. Aralık ayı, asgari ücret için çok çetin geçecek. O masada yine ben olacağım. Bu sefer başka bir konu için mücadele edeceğim. O masada bu kez hepimizin canını yakan, canından bezdiren, vergi oranlarıyla ilgili değişiklik talep edeceğim. Kavganın, mücadelenin kralını vereceğiz. Ama bu kavgada biliyorum yalnız olmayacağım. O masada sizler de benimle olacaksınız, güç vereceksiniz.

***

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın konuşmasının ardından ise kürsüye çıkan BSH CEO’su ve İcra Kurulu Üyesi Hakan Mandalı ile Milliyetçi Hareket Partisi Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Koray Önsel genel kurul delegelerine başarı dileklerini sundukları bir selamlama konuşması gerçekleştirdi.

***

Gerçekleştirilen konuşmaların ardından Çerkezköy Şubemizin Faaliyet Raporu genel kurul delegeleri tarafından oybirliği ile kabul edildi. Bu bölümde Samsung’dan Kübra Kavak ile Kale Kilit’ten Ersin Durgut söz alarak konuştu.

***

Genel Kurula katılan misafirler arasında Kapaklı Kaymakamı Bayram Sağır, İstanbul istinaf 24. Bölge Daire Başkanı Serpil Altun, TÜRK-İŞ İstanbul 1. Bölge Temsilcisi Adnan Uyar, Çerkezköy Ticaret Odası Başkanı Ahmet Çetin, Samsun Elektronik işyeri CEO’su ve İcra Kurulu Üyesi Park Sungkeun, Samsung Elektronik İnsan Kaynakları Grup Lideri Kwang Yong Yoo, Ego İşyeri Genel Müdürü Taylan Üstünyer, Hüppe işyeri Genel Müdürü Ömer Kalender, Hema işyeri Genel Müdürü Tunç Doğan, BSH Endüstriyel İlişkiler Yöneticisi Erdal Aslan, Hattat Holding İdari İşler Yöneticisi Tuncay Öcçetin, Trakya Döküm Fabrika Müdür Yardımcısı Birol Barut, Kale Kilit İnsan Kaynakları Yöneticisi Hüseyin Gülcü, Elcoh Genel Müdürü Ömer Şentürk, MESS Hukuk Müşaviri Şeyda Biskaya, Tekirdağ Barosu Başkanı Av. Egemen Gürcün, Türk Metal Sendikası Eski Genel Mali Sekreteri İsmail Dursun, TAEM Başkanı Dr. Naci Önsal, Samsung İnsan Kaynakları Yöneticisi Aziz Biltekin, Çerkezköy Belediye Başkan Yardımcısı Enver Bayram, DİSA Otomotiv Genel Müdürü Sedat Delibaş, DİSA Otomotiv İnsan Kaynakları Müdürü Sevil Civan, DİSA Otomotiv Üretim Müdürü Serkan Ataç ile siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri yer aldı.

***

Tek liste ile gidilen seçimlerde Şube Başkanlığına Murat Koçak, Şube Sekreterliğine Caner Alözkan, Şube Mali Sekreterliğine Mustafa Özkılıç, Şube Teşkilatlandırma Sekreterliğine Mert Bulut ve Şube Eğitim Sekreterliğine Turgay Üstünol seçildi.

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol