Bir FORD İşçisininSendikamıza gönderdiği kendi kaleminden mektubu.
Bir FORD İşçisininSendikamıza gönderdiği kendi kaleminden mektubu.

Gölcük Ford Otosan Fabrikasından Sema Oktar Kul isimli bir kadın işçimizin sendikamıza gönderdiği kendi kaleminden mektubunu yayınlıyoruz:


Güvenmek ne güzel bir duygu!  İnsana sevgiyi, kendisinin korunduğunu hissettirir değil mi? Güven yaratmak nasıl olur derseniz; emekle sevgiyle sabırla içinizdeki insana karşı sevgi ve saygıyla oluşur. Esasında bu duyguyu ayakta tutmanın ne kadar zor olduğu herkes tarafından biliniyor. Nasıl gerçek bir ateşi söndürmemek için sürekli odunla beslenmesi gerekiyorsa güven duygusunu da aynı şekilde beslemek gerekir.

Ateşi odun ile desteklemediğinizde, sonucu kor olur, kül olur ve rüzgarla yok olur gider. Güven duygusu da aynıdır, beslenmezse uçup gider. İşte! İnsanları bir arada tutacak olan güven duygusudur. Bu duyguyu paylaşmak gerek, karşılıklı hoşgörü gerek, sabır gerek ve en önemlisi emek gerek.

Güven aslında insanların toplumdaki yerlerini belirlemede büyük bir rol oynuyor. Güven! İnsan kalbinde sevginin vazgeçilemez parçasıdır. Gerçek olmayan güven duygusu harçsız örülen duvara benzer. Fırtına çıktığında, tuğlalar teker teker düşer ve duvar yok olur geriye ise sadece moloz yığını kalır. Keza harç nasıl duvarı koruyorsa sevgi duvarını da koruyan onu örten güven duygusudur.       

Türk metal sendikası da, bu duvarı örmeye, 17 Kasım 1973 yılında başlamıştır. İlk başkanımız olan Sn. Mustafa Özbek ve yol arkadaşlarının yoğurduğu bu sağlam harç, tuğlaları o kadar sağlam tuttu ki, karın, güneşin, fırtınanın ve yağmurun bile, tam 40 yıldır bu güven duvarını yıkmaya gücü yetmedi ve yetmeyecekte.                       

Mustafa Özbek ve yol arkadaşlarının kurduğu, Sayın Pevrul Kavlak, Sayın Muharrem Aslıyüce, Sayın Süleyman Yıldırım, Sayın Mesut Gezer, Sayın Yücel Yücel ve Sayın İsmail Dursun’un’in güven barış ve birlik içinde 114 bin üyesiyle birlikte örülmeye devam eden bu duvara kimin zarar vermeye gücü yeter! Bir takım; “ sendikacıyız hakkımızı alırız” diyen şartalatanların mı, gücü yetecek.                       

Büyümek, güçlenmek ve söz sahibi olmak önce güven vermekle olur, kağıt dağıtarak, afişler asarak değil. Sendikacı olduklarını iddia edenler; sendikacılığı kar güden bir sektör gibi görerek menfaatleri uğruna arkasında duramayacakları sözlerle ve vaatlerle üyelerimizi kandırabileceklerini zannetmektedirler. Tüm çabalarına rağmen, BOSCH firması üzerinde oynanan oyunların sonuç vermemesi tesadüf değildir.                       

40 yıllık zaman içinde ortaya koyulan ve koyulmaya devam edecek olan emek ve dayanışmamız neticesinde; üyelerimiz ile kurulan güven ve sevgi duvarımız, her geçen gün daha da büyümeye devam edecektir. Bundan en ufak bir kuşkunuz olmasın.                                              

ÇÜNKÜ BİZ KOCAMAN BİR AİLEYİZ…

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol