1 MAYIS EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN
1 MAYIS EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN

“Çalışanların hakça kazandığı, refah içinde yaşadığı bir ülke idealiyle başta metal işçileri olmak üzere tüm emekçilerin yaşam koşullarını iyileştirmek için mücadelemize devam edeceğiz.”

Bugün 1 Mayıs. İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü.

Alınteriyle hayatı var eden, üreten, değer katan emekçilerin, taleplerini dile getirdiği, sosyal adaletin ve hakça paylaşımın sembolü olan 1 Mayıs’ı, çalışma hayatında ve ekonomide yaşanan onca sıkıntıya rağmen umutla karşılıyoruz.

Toplumun ihtiyaçlarını karşılamak, hayatı sürdürmek ve üretimi devam ettirmek için büyük bir özveriyle gece gündüz çalışan emekçiler, zorlu ekonomik koşullar altında mücadele  ediyor.

Hayat pahalılığı, yaşam standartlarını geriye götürüyor, alım gücü düşüyor. Gelir dağılımındaki adaletsizlik derinleşiyor. İşsizlik ve gelecek kaygısı büyüyor. Kayıt dışı istihdam, güvencesizlik, düşük ücret politikaları ve iş kazaları ne yazık ki emekçilerin kaderi olmaya devam ediyor. Üstelik tüm bu olumsuzluklar karşısında emekçilerin elindeki en büyük güç olan örgütlenme hakkı türlü engellerle karşılaşıyor.

İşte bu nedenle, bir kez daha sesimizi yükseltiyoruz. Güvencesiz çalışmaya, düşük ücrete, sendikal hakların engellenmesine “dur” diyoruz. İnsan onuruna yakışır bir iş, adil ve güvenli çalışma koşulları istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki, emek olmadan üretim, üretim olmadan yaşam olmaz!

Emeğin görmezden gelindiği bir toplumsal yapı sağlıklı değildir. Emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirecek sosyal ve ekonomik politikalar, ancak sosyal devlet anlayışının etkin biçimde hayata geçirilmesiyle mümkündür. Bu da, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasıyla sağlanabilir. Çünkü emeğiyle yaşayanların tek çıkış yolu, omuz omuza durarak ortak talepleri etrafında birleşmekten yani sendikalaşmaktan geçmektedir.

Çünkü sendika demek, ekonominin kayıt altına alınması demektir… Sendika demek, sosyal sigorta demektir… Sendika demek, çalışma hayatında kural ve prensiplerin olması demektir… Sendika demek, hak mücadelesinin mümkün ve meşru olması, yani, hukuki bir zemininin olması demektir… Sendika demek, insan onuruna yaraşır çalışma koşulları, iş ve gelecek güvencesi demektir… Kısaca sendika emekçinin, yuvası olduğu kadar da kalesidir.

Bugün sahip olduğumuz tüm haklar, geçmişte verilen büyük mücadelelerin sonucudur. Ve biz, tüm çalışanların hakça kazandığı, refah içinde yaşadığı bir ülke idealiyle bugüne kadar nasıl mücadele ettiysek, bugünden sonra da başta metal işçileri olmak üzere tüm emekçilerin hak ve özgürlüklerini büyütmek için aynı inanç ve sorumlulukla yolumuza devam edeceğiz.

Yaşasın mücadelemiz! Yaşasın 1 Mayıs!

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol